Bin salman, Mısır ve Suudi Arabistan’ın rakiplerinin Türkiye, İran ve terörist organizasyonlarının içinde bulunduğu “şeytan üçgeni”nde olduğunu söyledi. Türkiye ve cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’nın “Osmanlı hilafeti”ni kurmaya çalıştığını, diğer taraftan İran’ın ise bölgeye “inkılaplar ithalatı” yapmaya çalıştığını belirtti.

Suudi Prens Muhammed Bin Salman Pazartesi akşamı Kahire’de birkaç mısırlı basın yayıncı ile yaptığı toplantıda, Mısır ve Suudi Arabistan’nın Mısır’ın güneyinde bulunan 1.000 metre karelik alan için mega şehir projesini imzaladıklarını açıkladı. Mısırlı televizyon sunucusu Lamis El-HAdeedinin dediğine göre Prens bu toplantı esnasında pek çok konu hakkında yorum yaptı.

Prensin yaptığı açıklamaya göre, Pazar günü Suudi Arabistan Mısır’ın güneyinde her iki ülke kendi aralarında 10 milyar dolarlık bir sermaye anlaşması imzaladılar.



NEOM Projesine göre Suudi Arabistan, Ürdün ve Mısır’da 26.500 kilometre kare alanı kaplayan bölgede, devasa kentsel dönüşümler ve ekonomik bölgeler yapılacak. NEOM projesi Suudi petrol şirketi Aramco tarafından desteklenen en geniş ve en iddialı programlardan biridir. Kızıl Deniz ve Akabe Körfezi yakınında ve Süez kanalındaki ticari yollar üzerinde bulunan 500 milyar dolarlık bölge, Mısır ve Suudi Arabistan’ı birbirine bağlayacak.

Firavun Motivasyonu

Bin Salman ayrıca, Mısır ve Suudi Arabistan’ın birbiri ile olan ilişkilerin hakkında da yorum yaptı ve onları “tarihi” ve “derin” olarak değerlendirdi. “Benzer bakış açılarımız var; benzer müttefiklerimiz ve düşmanlarımız vardır.” dedi.

“Gördüğüm projeler olumluluk ve iyimserliği tasvir ediyor. Bu Firavun motivasyonudur.” diyerek Mısır ziyareti sırasında gördüğü birkaç projeyi de övdü.

Mısır, Suudi Arabistan ve “şeytan üçgeni”

Bin salman, Mısır ve Suudi Arabistan’ın rakiplerinin Türkiye, İran ve terörist organizasyonlarının içinde bulunduğu “şeytan üçgeni”nde olduğunu söyledi. Türkiye ve cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’nın “Osmanlı hilafeti”ni kurmaya çalıştığını, diğer taraftan İran’ın ise bölgeye “inkılaplar ithalatı” yapmaya çalıştığını belirtti. Prens, “Biz [Suudi Arabistan], İran'ı ve Yemen'dekileri de içine alan tehditleri kuşatmayı başardık ve İran'la savaşa sürüklenmemiz için atılan yemleri yemedik” dedi.

Mısır’ın başkanı El Sisi körfez bölgesine ve diğer Arap bölgelerine yaptığı ziyaretlerdeki basın açıklamalarında devamlı olarak körfez bölgesinin güvenliğinin Mısır’ın ulusal güvenliğinden ayrılamayacağını belirtti. Ayrıca, eğer körfez bölgesi ve Arap bölgelerindeki kardeşlerinin birleşirlerse Mısır ve çevresini hedef alan teröristler ile savaşabileceklerini dile getirdi.

“Qatari Cuba ile Aynı Kefede Tartın”

Suudi Prens, Katar’daki çakışmanın şahsi fikrine göre üstünde durmaya değmeyecek kadar önemsiz olduğunu belirtti.

Haziran 2017’de Mısır, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Bahreyn, Katar ile olan diplomatik ve ulaşım bağlarını İslami militanlar ve İran’ı desteklediği gerekçesi ile koparmışlardı. O zamandan beri bu dört ülke bölgeye gidip gelen, Katar ile bağlantısı olan varlıkları ve şahısları terörist faaliyetleri olarak listelemişlerdi.

Bin salman, "Katar sadece Müslüman Kardeşler tarafından kullanılan bir sahne ve bir hazinedir" dedi ve dışarıdan yapılan herhangi bir müdahaleyi, özellikle Amerika tarafından, reddettiklerini ve bu durumun özellikle Arap Müttefikleri ve Katar ile aralarında çözmeleri gerektiğinin üstünde durdu. Bu krizi Amerika’nın Küba’ya uyguladığı şekilde ele alabileceklerini belirtti.

Amerika, Küba’yı on yıllarca ekonomik ve politik olarak dışlamıştı.